Hint Okyanusu'nda bulunan dünyanın dördüncü büyük adası Madagaskar, yaklaşık 100 milyon yıl önce Afrika anakarasından ayrılmış. Başlı başına bir kıta olan Madagaskar, kendine özgü bitki örtüsü ve canlı türleriyle dünyanın başka hiçbir yerinde göremeyeceğiniz eşsiz bir doğaya ve sıcak halkının yarattığı özel bir kültüre sahip. Bu adada yaşayan canlıların %95'ini dünyanın başka bir yerinde görmek mümkün değil. Bu seyahatte bir yanda adanın endemik canlılarını keşfetmenin mutluluğunu yaşarken diğer yandan da bırakacağınız gelirle dünyanın en özgün ve soyları tehlikedeki canlılarını korumada bir payınız olmasının gururunu yaşayacaksınız. Fransa'nın Hint Okyanusu'ndaki deniz aşırı toprağı olan Reunion Adası ise zengin bir bitki örtüsünden oluşan tropikal ormanı, kum plajları, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan etkileyici volkanik dağları ve ' Creole ' nüfusu ile son derece şaşırtıcı kontrastlar sergilemekte. Lagünleri ve göz kamaştırıcı beyaz kum plajları ile Hint Okyanusu'nun incisi Mauritius adasına gelince, Reunion'a çok yakın olmasına rağmen apayrı bir dünyanın özelliklerini taşımakta: Amerikalı yazar Mark Twain'e göre Mauritius cennet için bir ilham kaynağı olabilirdi. Birbirinden çok farklı üç tabiat harikası adanın birleşiminden oluşan bu seyahat doğa severler için kaçırılmayacak bir fırsat.

Turun Özellikleri

Hint Okyanusu'nun birbirinden farklı üç ülkesi: Büyük Madagaskar, yarısı milli park olan küçük Reunion ve minik Mauritius adalarını bu güzel seyahatte birleştirdik.
Madagaskar, kendine özel tabiatı ve hayvanları ile, kayıp bir kıtayı keşfetme duygusunu yaşamak isteyenler için ilginç bir seyahat.
Birkaç doğa yürüyüşünün yapıldığı bu yolculuk hiçbir fiziki zorluk içermemekte.
Fakir bir ülke olan Madagaskar'da lüks beklememek gerekir. Ancak bazı oteller son derece güzel olduğu gibi bazı otellerde basit fakat temiz ve gerekli konforu içermekte.
Reunion Adası ve Mauritius Adası otelleri ise Avrupa standardında hizmet vermekte.
Madagaskar'da seyahat klimalı minibüslerle yapılmakta. Bazı yollar stabilize fakat oldukça düzgün.
Reunion Adası daha fazla konfor sunmakta ve en az Madagaskar kadar renkli.
Mauritius ise çok farklı bir konfor sunmakta.

Tur Programı

28 Eylül 2019 , Cumartesi

27 Eylül Cuma günü saat 23:00'te İstanbul Havalimanı'nda buluşma.

29 Eylül 2019 , Pazar İstanbul - Mauritius Adası

Türk Hava Yolları ile saat 01:50'de hareketle 12:45'te Mauritius Adası'na varış. Maskaren Takımadaları'nın bir parçası olan ve volkanik bir yapıya sahip Mauritius Adası'nın kıyı şeridi neredeyse tamamen, korunaklı bir ortam oluşturan mercan resifleri ile çevrili. Adanın kalbi ise büyük bir plato ve dağlar içermekte. Deniz seviyesinden 600 metre yüksekteki merkez platoda nehirler ve şelalelerin kesiştiği sönmüş kraterler bulunmakta. Mauritius, Portekiz ve Hollanda'nın ardından, 1710-1810 yılları arasında Fransız sömürgesi olmuş ve ardında adayı ele geçiren İngiltere'nin egemenliği altına girmiş. Köleliğin kaldırılmasıyla, İngiltere tarafından Hindistan'dan buraya çok sayıda işçi getirilmiş. Farklı kökenli bir nüfusa sahip bu küçük topraklarda yemek kültürü ise, bir koku ve tat cümbüşü oluşturarak, bu çeşitliliği yansıtmakta. Mauritius havalimanına varışı takiben adanın kuzeybatısındaki otelimize transfer ve yerleşme. Otel aktivitelerinden, deniz ve güneşten yararlanmak günün geri kalan kısmı serbest. Otel, 25 hektarlık bir tropikal bahçe ve doğa parkı içindeki 'Turtle Bay Marine Park' koyuna hakim olup, göz kamaştırıcı beyaz kum plajları ile çevrili ve adanın en çok rağbet gören yörelerinden biridir. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

30 Eylül 2019 , Pazartesi Mauritius Adası

Günü egzotik adanın keşfine ayırıyoruz. 1735 yılında Fransız vali ve öncü Mahe de la Bourdonnais tarafından kurulan başkentin keşfi. Panoramik turu sırasında Çin, Müslüman ve Fransız mahalleleri, darıcık sokaklar ve palmiyelerle süslenmiş geniş caddeler ve İngiliz sömürge döneminden kalma kaleyi görebilirsiniz. Renkli merkez pazarı gezisinden sonra, başkent Port Louis'in hemen yakınında bulunan ve Mauritius'un en gözde gezi yerlerinden biri olan botanik bahçesini tanımak üzere hareket. 1767'de kurulan botanik bahçesinin eski adı olan Pamplemousses, adaya bağımsızlığını kazandıran Sir Seewoosagur Ramgoolamadı ile 1988'de değiştirildi. Devasa ağaçlar, dev nilüferler gibi su bitkileri, tıbbi bitkiler, orkide ve baharat çeşitleri bakımından zengin olan botanik bahçesi dünyanın en eskilerindendir. Gezinin ardından yerel bir restoranda öğle yemeği. Öğleden sonra, Curepipe kasabasına doğru yola çıkış. Göz alıcı sönmüş bir krater olan Trou aux Cerfs'i keşfettikten sonra, adanın en büyük su havzası ' Mare aux Vacoas ' dan geçerek Hindularca kutsal sayılan ' Grand Bassin 'in (Ganga Talao) ve Hindu Tapınağı'nın gezilmesi. Son olarak, şaşırtıcı bir renk kontrastı sunan ve inişli çıkışlı Yedi Renkli Toprak Tepesi ile şelalerinin meşhur kıldığı Chamarel köyü gezisi. Akşamüstü otele dönüş. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

1 Ekim 2019 , Salı Mauritius Adası - Reunion Adası / Saint Denis

Sabah, havalimanına transfer ve Air Austral Hava Yolları ile Mauritius Adası'nın güneybatısına 230 kilometre uzaklıktaki Reunion Adası'na uçuş. Karşılamadan sonra, adanın başkenti Saint Denis'ye transfer. Daha sonra, şehir turu için yürüyerek hareket. Eski adı Bourbon olan adanın tam kuzeyinde bulunan Saint Denis, 1664-1769 yılları arasında tarihi bir ticari kurum olan Fransız Doğu Hindistan Şirketinin önemli bir noktasıydı. O zamanlar gemiler 8 ila 10 ay içinde Asya'ya ulaşabiliyorlardı. Taze su ve yiyecek stoklamanın yanı sıra gemileri tamir etmek ve denizde birkaç ay geçirdikleri için hastalanan mürettebatın dinlenmesi için her Avrupalı şirket stratejik uğrak yerleri oluşturmuştu. İngilizler St Helena Adasına, Hollandalılar ise Afrika'nın güney ucunda Cape Town'a yerleşmişlerdi. Madagaskar'da denemesinde başarısız olan Fransızlar, yönetici Mahe de la Bourdonnais önderliğinde, Maskaren Takımadaları'ndaki ile de France (Mauritius) ve Bourbon (Reunion) adalarında sömürgelerini kurarlar. Ağustos 1664 yılında yayınlanan Krallık beyannamesinde şirketin imtiyazları şu sekilde özetlenebilir: Ticaret tekeli, işgal altındaki topraklara sahip olma hakkı, egemen adaletin uygulanması, ticaret ve savaş gemileri donatma hakkı, garnizon kurma hakkı, para basma hakkı ve hatta kölelik hakkı. Saint Denis tanıtım gezisi boyunca bu dönemi anımsatan hikayeleri dinleyip yer ve yapıları görebilirsiniz. Öğle yemeği geziler esnasında yerel bir restoranda. Gezinin ardından şehir merkezindeki iyi bir konuma sahip olan otelimize yerleşme. Akşam yemeği tipik bir lokantada. Reunion Adası mutfağı, melez ' Creole ', Hint ve Afrika mutfaklarından etkilenmiş. Geceleme otelde.

2 Ekim 2019 , Çarşamba Saint Denis - Salazie - Hellbourg - Saint Pierre

Volkanik kaynaklı jeolojik bir yapıya sahip olan Reunion Adası, iki milyon yıl önce ortaya çıkan ve günümüzde artık sönen Salazie, Mafate ve Cilaos adlı üç yanardağdan oluşur. Sabah, adanın kuzeydoğu kıyı yolunu Sainte Suzanne'e kadar takip ettkten sonra, rom üretimi için yetiştirilen bol şeker kamışı plantasyonu bulunan, ağırlıklı Tamillerin yaşadığı bir bölgeden geçerek adanın iç kesimlerinde bulunan Salazie'ye doğru yola çıkış. Sainte Suzanne'de ünlü Bourbon Vanilya'sını tanımak için Le Grand Hazier adlı Vanilya Evi'ni ziyaret. Daha sonra, üç kraterin (caldeira) arasında en kolay erişilebilen, en büyük ve bol yağış aldığı için en yeşil olan Cirque de Salazie'ye çıkış. Mat çayının kıyısını takip eden yoğun bir bitki örtüsüyle kaplı ve "Gelin Tülü " gibi şelalelere hakim panoramik bir yolu takip ederek UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan Salazie'ye varış. Salazie muz ağaçları, bambu ve değişik sebze tarlaları ile büyük bir tarım rezervi oluşturmakta. Amfitiyatro biçimindeki çöküntüden oluşan Cirque de Salazie'yi keşfettikten sonra, serin bir iklime sahip ve bir zamanlar bir termal merkezi olan Hellbourg'a varış. Öğle yemeğinden sonra, sömürge döneminde adada yaşayan Fransız kökenli halkın yarattığı "Creole" mimarisinin çok güzel örneklerini sunan köyde gezinti ve XIX. Yüzyılda ki "Creole" yaşantısına ışık tutan harikulade Villa Folio ziyareti. Gezinin ardından, adanın doğu ve güney kıyına doğru yola devam. Piton de la Fournaise yanardağının lav püskürtmesiyle oluşan ve okyanusa kadar uzanan lav tarlalarını görmek mümkün. Akşamüstü, adada yaşayan tüm etnik gruplarının görülebildiği Sainte Pierre'e varış. Şehrin kalbinde yer alan ve lagüne bakan otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

3 Ekim 2019 , Perşembe Saint Pierre - Piton de la Fournaise - Saint Gilles

Sabah, adanın güneyindeki iç kesimlerine doğru hareket. Çeşitli bitki türlerine sahip Plaine des Cafres Vadisi, Derin Surlar Vadisi üzerinde bir panoramik nokta olan Nez de Boeuf ve ayı andıran uçsuz bucaksız çölsel "Plaine des Sables" adındaki kum vadisini geçtikten sonra, turistlerin birinci uğrak yeri Piton de la Fournaise'e açılan 2.311 metre yüksekliğindeki Bellecombe'a varış. UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan bölgenin en etkileyici manzaralarına hakim olan ve Cehennemin Zirvesi anlamındaki Piton de la Fournaise, 380 000 yıl önce ortaya çıkarak halen aktif olan bir yanardağdır. 3.071 metre yüksekliğindeki Piton des Neiges (Karlı Zirve) den sonra 2.631 metre ile adanın en yüksek ikinci zirvesini oluşturur. Faaliyete geçtiğinde yanardağın püskürttüğü lav seli doğu yamacından Hint Okyanusu'nun sularına aktığı için, her seferinde adanın yüz ölçümünün büyümesine sebep olmakta. Öğle yemeğinden sonra Cite du Volcan adlı Yanardağ Müzesi'ni ziyaret etmek üzere hareket. 270 derece panoramik görüntü sunan 4D sinemanın yanı sıra alışılmadık bir lav tüneli replikasının bulunduğu bu yüksek teknoloji volkanoloji müzesinin sayesinde, yanardağlar hakkında daha fazla bilgi edinip Piton de la Fournaise'in kalbini keşfedebilirsiniz. Gezinin ardından, doğu kıyıyı takip ederek St Gilles'e doğru yola devam. Adanın kuzeybatı kıyısında bulunan ve muhteşem plajları ile adanın en meşhur tatil beldesi olan Saint Gilles civarındaki ve ' Creole ' tarzı villalardan oluşan otelimize varış ve yerleşme. Günün geri kalan kısmı deniz kenarındaki otelde serbest. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

4 Ekim 2019 , Cuma Saint Gilles - Saint Denis - Madagaskar / Toamasina

Sabah, keyifli otelimizde serbest zamanın ardından, 45 dakikalık mesafedeki Saint Denis'ye hareket. Çok çeşitli yerel sanat ürünlerinin satıldığı zaanatkarlar çarşısında hediyelik eşyaları alabileceğiniz bir gezi. Öğlene doğru Saint Denis havalimanına transfer ve Air Austral Hava Yolları ile Reunion'un batısına 800 km uzaklıktaki Madagaskar'a uçuş. Madagaskar'ın doğusundaki, ülkenin ikinci büyük şehri Taomasina'ya varış. Adanın idari ve ekonomik merkezi olan Taomasina limanından çıkan gemiler bütün dünyaya karanfil, vanilya, kahve, krom ve karides taşımakta. Palmiyelerle süslenmiş caddelerde erkeklerin yürüyerek çektikleri çek çek arabaları şehire özel bir atmosfer katmakta. Diğer adı Tamatave olan Taomasina'ya varışı takiben karşılama ve otobüsümüzle panoramik şehir turu için hareket. Adanın idari ve ekonomik merkezi olan ülkenin ikinci büyük şehri Toamasina deniz limanından çıkan gemiler bütün dünyaya karanfil, vanilya, kahve, krom ve karides taşımakta. Palmiyelerle süslenmiş caddelerde erkeklerin yürüyerek çektikleri çek çek arabaları Toamasina'ya özel bir atmosfer katmakta. Şehirde çek çek arabalarıyla gezintinin ardından, otele transfer ve yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

5 Ekim 2019 , Cumartesi Toamasina - Pangalanes Kanalı

Kahvaltının ardından, Toamasina'nın güneydoğusunda Manangarez ırmağı üzerindeki limana transfer. Odun, kumaş, hindistan cevizi veya balık yüklü büyük piroglardan oluşan son derece hareketli yüzer pazarı gördükten sonra, Pangalanes Kanalı gezisi için buradan kalkan hızlı botla hareket. Göller, denizkulakları ve nehirleri birbirine bağlayan Doğu kıyısındaki 600 kilometrelik Pangalanes Kanalının, sadece Taomasina'dan Mananjari'ye kadar olan 420 kilometresi teknelerin çalışmasına elverişli olup, gezimiz bu kanalın aşağı istikamette Manambato'ya kadar yaklaşık 100 kilometrelik bölümünü katetmekte. Yapılacak tekne gezisi esnasında yer yer durarak ve yer yer sazlar ve su sümbüllerinin arasından geçerek balıkçıların su üstündeki yaşantısını, değişik mallarla yüklü pirogları, çamaşır yıkayan kadınları, köyleri gözlemleme imkanı. Akanin'ny Nofy'ye varışı takiben Ampitabe gölü kenarındaki lodge'umuza yerleşme. ' Düşler yuvası ' anlamına gelen Akanin'ny Nofy'deki lodge'umuzun beyaz kum plajında yürüyüş ve keyif yapabilir, berrak, güvenli sularında yüzebilirsiniz. Öğleden sonra, göldeki tipik bir köyü ziyaret. Burada kadınlar derin olmayan sulara girerek ağlarıyla balık avlıyorlar. Akşamüstü, oldukça nadir bir lemur türü olan, gece ortaya çıkan en büyük primat ' Aye Aye ' nin keşfi için yerel rehber eşliğinde gece turu için hareket. Meyve ve böceklerle beslenen, çok büyük gözleri ve birbirinden bağımsız döndürebildiği kulakları ile Aye Aye, garip görünüşlü, eşi benzeri olmayan hayvanlardan biridir. Soyu tükenme tehdidi altındadır. Öğle yemeği, akşam yemeği ve geceleme lodge da.

6 Ekim 2019 , Pazar Pangalanes Kanalı - Andasibe Milli parkı

Kahvaltıdan sonra, bir yarımadada kurulan Palmarium özel rezervini ziyaret. Burada egzotik bitkilerin arasında Palmiye çeşitleri, kurakçıl bitkiler, sarı çiçekli akasyalar, baharatlar, orkideler bulunmakta. İnsan görmeye alışık Propithecus Verreaux coquereli, varieca varegata ve Eulemur coronatus gibi birkaç Lemur türü ile ilk tanışma. Uluslararası Doğa Koruma Birliği'nin yaptığı araştırma, 'Madagascar' animasyon filmiyle ünlenen lemurların yeryüzünde nesli en çok tehdit altında olan memeliler olduğunu gösterdi. Gezi sırasında, böcek gibi küçük hayvanlarla beslenen Nepenthes etçil bitkilerinide görebilirsiniz. Lodge'da öğle yemeğinin ardından tekne ile Hint Okyanu'suna paralel uzanan Pangalanes Kanalı'nda yolculuğumuza Manambato'ya doğru devam. Orada bekleyen otobüsümüzle Andasibe'ye doğru yola çıkış. Akşamüstü, Yüksek Topraklar'da bir yolculuktan sonra yağmur ormanlarından oluşan 1100-1250 metre yükseklikteki Andasibe-Mantadia Milli Parkı'nın olağanüstü konumdaki orman lodge'u olan otelimize varış ve yerleşme. Hava karardıktan sonra, lokal rehber eşliğinde bir gece yürüyüşü yaparak, rezervin karanlıkta dolaşan canlılarını keşif. Akşam yemeği ve geceleme lodge da.

7 Ekim 2019 , Pazartesi Andasibe Milli Parkı / Perinet Rezervi - Mantasoa

Kahvaltıdan sonra, 1100-1250 metre yükseklikteki Andasibe Milli Parkı'nın içinde yer alan ve daha çok Perinet diye anılan Analamazotra Rezervi gezisi için hareket. Değerli Palisander ağaçları ve sarmaşıklarla kaplı, adanı en yüksek ağaçlarına sahip bu bölgede çeşitli kuş, memeli ve sürüngen yaşamakta. Aralarında büyük bir bukalemun türü olan Calumma parsonii, Eulemur fulvus fulvus, Eulemur rubriventer, Avahi laniger ve Hapalemeur griseus gibi lemur türleri de bulunmakta. Fakat rezervin özelliği sadece burada görülebilen, 70 sentimlik boyu ile zamanımızın en büyük lemur türü olan, kısa kuyruklu Indri İndri veya yöresel adıyla babakotoyu barındırması. Yerel halkın kutsal kabul ettiği Indri İndri aynı zamanda tek eşli olan tek lemur türüdür. Eşlerden biri ölünce, diğeri bir daha eş aramaz ve yavrularına hayatının sonuna kadar bakar. Daha sonra, 'lemur adası' olarak nitelendirilen lodge'un özel rezervinde gezi. Lodge'da öğle yemeğinin ardından, Yüksek Topraklar'da yolculuk ederek Mantasoa Gölü'ne doğru yola çıkış. Mantasoa Gölü'nün çevresi ve Mantasoa köyünün keşfinden sonra gölün kıyısındaki otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelde.

8 Ekim 2019 , Salı Mantasoa - Antananarivo

Sabah, inanılmaz manzaralar eşliğinde Antananarivo'ya doğru yola çıkış. Yol güzergahındaki Marozevo'da bulunan 'Madagascar Exotic' olarak bilinen Pereyras çiftliğini ziyaret. Burada, aralarındaki en ünlüsü kuyruklu yıldız adlı Argema Mitri olan birkaç kelebek türünün yanı sıra, ot üzerinde yaşayan 'phasme' adlı çubuk böcekleri, kurbağagiller ve en zengin bukalemun çeşitlerini görebilirsiniz. Çevredeki ormanda yaşayan iki Lemur türü daha ile tanışma. Bu ilginç çiftlik gezisinin ardından, çeltik tarlaları ve geleneksel kerpiç evleriyle Madagaskarın Yüksek Topraklar diye adlandırılan bölgesini keşfederek, kısaca 'Tana' olarak da bilinen Madagaskar'ın başkenti ve ülkenin en büyük şehri Antananarivo'ya doğru yola devam. 'Bin savaşçı şehri' olarak nitelendirilen Antananarivo'ya varışı takiben yerel bir lokantada öğle yemeği. Ardından, eski Merina monarşisi ve Madagaskar Kırallığın beşiği Antananarivo gezisi. Şehir turu sırasında, Yüksek Topraklar'ın tipik geleneksel evleri, bazı kolonyal yapıları, 1839 yılında inşa edilen kraliçe I. Ranavalona'nın sarayı olan 'Rova Manjakamiadana' ve sırası ile gelen üç kraliçe ile evlenen başbakan Rainilaiarivony'nin sarayı 'Andafiavaratra' nın bulunduğu tarihi yukarı şehir ve aşağı şehir gezileri. Gezinin ardından, Anosy Gölü'ne yakın ve şehrin güzel bir konumundaki otelimize yerleşme. Akşam yemeği yerel bir restoranda. Geceleme otelde.

9 Ekim 2019 , Çarşamba Antananarivo - İstanbul

Sabah, başkentin keşfine devam ederek, çok çeşitli yerel sanat ürününün satıldığı zaanatkarlar çarşısında hediyelik eşya satın alabileceğiniz bir gezi. Yerel bir restoranda öğle yemeğinin ardından, havalimanına transfer ve Türk Hava Yolları ile saat 15:55'te istanbul'a hareket.

10 Ekim 2019 , Perşembe İstanbul

Saat 04:55'te İstanbul'a varış.
 

Konaklanılacak Oteller

Turtle Bay - (5 *) Westin Resort Spa